Ana içeriğe atla

Dr. Tokaç: Her bitkisel ürün faydalı değildir

02.10.2020

Bitkisel bazlı tedavi yöntemlerine talebin arttığına dikkat çeken Dr. Mahmut Tokaç, “Bitkisel ürünler doğaldır ve zararsızdır anlayışına mutlaka temkinli yaklaşmamız gerekiyor.” diye konuştu.

Mahmut

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından da kabul edilen geleneksel ve tamamlayıcı tıp yöntemleri son dönemde oldukça gündemde. Özellikle COVID-19 salgının konuşulduğu bu günlerde, vücut direncinin arttırılması, hastalıktan korunma yöntemleri, bağışıklığı güçlendirme gibi kavramlar gündemden düşmüyor. Bu noktada İstanbul Medipol Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Mahmut Tokaç, geçmişte yaşanan salgınlar, alınan tedbirler ve ‘geleneksel tıp’ kavramlarını Diriliş Postası Gazetesine anlattı. Geçmişte yaşanan salgınları COVID-19 ile karşılaştıran Tokaç, 1346-1353 yılları arasında Avrupa’yı etkisi altına alan veba salgınının nüfusun üçte birini yok ettiğini söyledi. Tokaç, 20. yüzyılın başında ABD’den başlayarak tüm dünyayı etkisi altına alan ‘İspanyol Gribi’nin ise 50-100 milyon arasında ölüme yol açtığını ifade etti. 

İşte röportajdan öne çıkan kısımlar:

Şu günlerde insanlar neleri yanlış yapıyor? Nerede kaybediyoruz ve salgının yayılmasında hatalarımız neler?
Yeni normalleşmeyi tümüyle normalleştik gibi algılamamız en büyük yanlışımız oldu. Bu virüs maalesef tedbir elden bırakılırsa çok kolay yayılabiliyor ve birçok insanın ölümüne yol açabiliyor. Özellikle seyahatler, ziyaretleşmeler, düğünler, cenazeler, taziyeler ve kutlamalar gibi insanların bir araya toplandığı etkinliklerin artması salgının seyrini olumsuz etkiledi. Kesinlikle korunma tedbirlerini ciddi bir şekilde uygulamamız gerekiyor. Nedir bu tedbirler derseniz aslında her yerde ifade edilen ‘maske, mesafe, temizlik’ hususlarından ibarettir.

Geleneksel ve tamamlayıcı tıp modern tıbbın alternatifi midir? Modern tıpçılar neden geleneksel tedavi yöntemlerine mesafeli duruyorlar?
DSÖ tarafından yapılan tanıma göre geleneksel tıp, “Fiziksel ve ruhsal hastalıklardan korunma, bunlara tanı koyma, iyileştirme veya tedavi etmenin yanında sağlığın iyi sürdürülmesinde de kullanılan, farklı kültürlere özgü teori, inanç ve tecrübelere dayalı -izahı yapılabilen veya yapılamayan- bilgi, beceri ve uygulamaların bütünüdür.” Eğer kullanılan yöntemler bir ülkenin kendi geleneklerinin parçası olmayan ve hâkim sağlık sistemine entegre olmamış sağlık uygulamaları yelpazesini kapsıyorsa o zaman “tamamlayıcı tıp” olarak adlandırılır. Bu itibarla geleneksel ve tamamlayıcı tıp modern tıbbın alternatifi değildir. Bu yüzden hepsini kapsayan bir ifade olarak “geleneksel ve tamamlayıcı tıp” terimini tercih ediyor ve “GETAT” olarak kısaltıyoruz. Modern (klasik) tıp hekimlerinin bir kısmı GETAT uygulamalarına şiddetle karşı çıkarken maalesef GETAT uygulayıcılarının bir kısmı da klasik batı tıbbı uygulamalarına karşı olabilmekte ve her iki tarafta yer alanların birbirlerine karşı aşırı genellemelerde bulunmaktadırlar.

TV’lerde kendisini fitoterapist olarak tanıtan bir yığın isim dolaşıyor. Farklı bitkisel yöntemler tavsiye ederek insanları yönlendiriyorlar. Neredeyse magazinsel hale gelmiş bu tür tedavi tavsiyelerini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Modern tıbbın tedavi yöntemleri olan sentetik ilaçların iki ucu keskin bıçak. Bir yandan tedavi ederken diğer taraftan zararlı etkilerinin olması dolayısıyla toplumda doğal olan bitkilere talebi artırıyor. Bu eğilimi kullanan bazı kötü niyetli kişiler doğal bitkilerin zararsız olduğu propagandası ile kişileri kendilerine yönlendirmekte ve kendi hazırladıkları bitkisel karışımları yüksek fiyatlarla pazarlamaktadırlar. Ancak unutulmamalıdır ki bitkilerin de zararlı etkileri olabilmektedir. Özellikle içeriği tam belli olmayan ve Tarım ve Orman Bakanlığından izinli bitkisel preparatların bazılarının içinde sentetik maddeler tespit edilmiştir. O yüzden bitkisel ürünler doğaldır ve zararsızdır anlayışına mutlaka temkinli yaklaşmamız gerekiyor.

Röportajın tamamı Diriliş Postasında yayınlanmıştır, okumak için tıklayınız.

Son Güncelleme Tarihi: 24/02/2023 - 10:26