Ana içeriğe atla

Medipol Üniversitesi, “Yeni Anayasa” için önerilerini TBMM Başkanı Cemil Çiçek’e sundu

19.04.2012

İstanbul Medipol Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sabahattin Aydın, Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Akif Aydın, Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yücel Sayman ve öğrencilerden oluşan bir heyet, yeni An..


Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Cemil Çiçek'in yeni Anayasa konusunda üniversitelere yaptığı çağrı üzerine harekete geçen İstanbul Medipol Üniversitesi, öğrencilerin yanı sıra akademisyenler ve çalışanların da yeni Anayasa’dan beklentilerini dile getireceği ''Talep et'' isimli bir girişim başlattı. Bu girişim çerçevesinde ortaya çıkan talep ve önerilerden oluşan paket, İstanbul Medipol Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sabahattin Aydın liderliğindeki bir heyet tarafından TBMM Başkanı Çiçek’e takdim edildi.

Rektör Prof. Dr. Sabahattin Aydın, üniversitenin görüşünün öğrencilerden, akademisyenlerden ve çalışanlardan gelen talepler doğrultusunda oluşturulduğunu belirterek, “İşe öğrencilerden başladık. Türkiye'de ilk defa bir üniversite, bir konudaki görüşünü bir kurula ya da seçtiği kişilere yaptırmıyor, üniversiteyi oluşturan kişilerin taleplerinden kendi görüşünü hazırlıyor'' diye konuştu.

Aydın, öğrencilerin ilk başta Anayasa’nın içeriği ile ilgili bilgilerinin olmadığını ve taleplerinin ciddiye alınmayacağını düşündüklerini anlatarak, sözlerine şöyle devam etti: ''Biz onlara ilk defa Türkiye'de bir üniversitenin kendi görüşünü öğrencilerin talepleri üzerine oluşturacağını söyledik. Bu da 'Sizin ciddiye alındığınızı gösteriyor, siz üniversitenin karar sürecine katılıyorsunuz ve bu noktada belirleyicisiniz' dedik. O zaman işi ciddiye aldılar.''

Rektör Aydın, konuya çok ilgi olduğunu belirterek, üniversite bünyesinde bulunan öğrencilerin büyük bir kısmının çalışmaya katıldığını kaydetti.

Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. M. Akif Aydın da girişim kapsamında öğrencilerin üniversitede kurulan masa ve internet sitesi üzerinden taleplerini ilettiklerini ifade ederek, “Üniversiteler böyle çalışarak, kendi tabanına sorarak görüşünü hazırlarsa bir anlam ifade eder. Aslında yapılması gereken de halktan yeni Anayasa’da kendileri için ne talep ettiklerini toparlayıp tasnif ederek bir şeyler çıkarabilmek olmalı. Yeni Anayasa ancak böyle halkın anayasası olur. Şahsen, demokratik devlet anlayışının yürürlükte olduğu bir Anayasa olmalı diye düşünüyorum ama bu halkın talepleri üzerinde toplanmalı'' diye konuştu.

Hak ve özgürlüklerle ilgili sınırsızlık talebi

TBMM’ye sunulan öneriler paketinde, öğrencilerin hak ve özgürlüklerle ilgili sınırsızlık talebi dikkat çekiyor. Devletin biçim ve nitelikleri, devletin yapılanması, eğitim sisteminde değişiklik, hak ve özgürlüklerle ilgili maddeler de en önemli talepler arasında yer alıyor.

Ahmet İyimaya’ya ziyaret

Heyet, Çiçek ile görüşmesinin ardından Meclis Adalet ve Anayasa Uzlaşma Komisyonlarının başkanı Ahmet İyimaya’ya da ziyaret gerçekleştirdi. Rektör Aydın ve beraberindekiler, üniversitenin yeni Anayasa çalışmaları hakkındaki görüşlerini İyimaya ile de paylaştılar.

Medipol Üniversitesi tarafından TBMM’ye sunulan üniversitemizin yeni anayasa üzerine görüşleri

TBMM Başkanlığına, yeni bir anayasanın hazırlanması amacıyla kurulan Meclis Uzlaşma Komisyonu çalışmalarında değerlendirilmek üzere sunulan ve öğrencilerin, öğretim elemanlarının ve çalışanlarının katılımıyla oluşturturulan üniversitemizin yeni anayasa üzerine görüşleri aşağıdadır:

Devletin biçim ve nitelikleri
- Yeni anayasa “Türkiye devleti demokratik bir cumhuriyettir” hükmüne yer vermelidir.

- Yeni anayasa, seçimle işbaşına gelen demokratik karar alma mekanizmaları üzerinde yetki ya da onları yönlendirme gücüne sahip olabilecek bir vesayet ilişkisi tesis etmemeli, böyle bir ilişkinin iması anlamına gelebilecek açık ya da belirsiz ifadelerden kaçınmalıdır.

- Yeni anayasa, demokratik kurumlarla askeri ve bürokratik birimler arasındaki ilişkileri demokratik toplumların ortak geleneklerinden hareketle düzenlemeli, istisnai uygulamalara yer vermemelidir.

- Anayasal kurum olma vasfı taşımayan devlet kurum ve kuruluşlar anayasaya dahil edilmemelidir (bu kuruluşlar yasalarla düzenlenebilir).

- “Bireyin maddi-manevi varlığını geliştirebilme, kendi kaderini bizzat tayin edebilme yetisine hangi nedenle olursa olsun müdahale edilemez” ilkesi, yeni anayasanın temel ilkeleri arasında yer almalıdır.

- Yeni anayasa, “özgürlüğü sağlama ve toplumsal talepleri karşılama demokratik devletin var olma nedenini oluşturur, devletin amacı özgürlüğü ve toplumsal talepleri gerçekleştirmektir” ilkesine yer vermelidir.

- Yeni anayasada, tüm hak ve özgürlüklerin türlerine bakılmaksızın bir bütün olduğu ve eşit şekilde korunacağı, devletin, hak ve özgürlükler arasında değer ve önem farklılıkları yaratamayacağı, hak ve özgürlükleri ya da kullanımlarını engelleyemeyeceği ifade edilmelidir.

- Yeni anayasa, kişilere, etnisiteye, bir ideoloji ya da dinin ilkelerine dayalı hukuki düzenlemelere yer vermemelidir.

- Yeni anayasada, farklı konumların ve koşulların bulunması halinde aynı konum ve koşulları sağlamak ya da yeniden kurmak amacıyla öngörülecek ayrıcalıkların (pozitif ayırımcılık, fırsat eşitliği, koruma) eşitliğin uygulama biçimi olduğu vurgulanmalıdır.

- Yeni anayasa, devletin sosyal adaleti gerçekleştirme işlevine, devletin mali gücüyle sınırlı olma gibi daraltıcı ifadeler kullanılmaksızın yer vermelidir.

Devletin yapılanması
- Yeni anayasa, “Devletin örgütlenmesinin, yapılanmasının ve işleyişinin tek meşruiyet kaynağı halkın egemenliğidir. Halk sahip olduğu egemenliği kurumların oluşumuna, karar alma süreçlerine, denetimine demokratik katılım yoluyla doğrudan ya da yasama, yürütme ve yargı organları aracılığıyla dolaylı olarak kullanır. Egemenliğin dolaylı kullanıldığı durumlarda, devlet halkın demokratik katılım ve denetim olanaklarını kullanmasını sağlar. Egemenlik, bireylerin ve toplulukların özgürlük ve haklarını sınırlandırıcı ya da ortadan kaldırıcı bir şekilde kullanılamaz” kuralına yer vermelidir.

- Halka, meclise yasa teklifi sunması, varolan yasalarda değişiklik önerebilmesi, seçilmiş milletvekillerini geri çağırabilmesi, referandum sürecini başlatabilmesi gibi yetkiler veren doğrudan katılım ve denetim yöntemleri yeni anayasaya dahil edilmelidir.

- Yeni anayasa, bireylerin kendi temsilcilerini belirleme hakkını kullanabilecekleri, toplumun farklı kesimlerinin meclise temsilcilerini gönderebilme şansına kavuştukları, geniş kesimlerin siyasetten dışlanmasına neden olabilecek yüksek seçim barajları gibi uygulamaları imkansız kılacak bir siyasi katılım ve siyasi partiler sistemi için zemin oluşturmalıdır.

- Yeni anayasa, hangi hükümet sistemi tercih edilirse edilsin, kuvvetler arasındaki denge ve kontrol mekanizmalarını bir kuvvetin diğerini etkisizleştirecek şekilde kullanmasına olanak vermeyecek şekilde düzenlemelidir.Egemenlik yetkisi kullanan devlet organlarının katılımcı ve çoğulcu bir yapıya kavuşturulabilmesi için "katlımcı demokrasi" ve "çoğulculuk" ilkelerine yer vermelidir.

- Yeni anayasada, devlet örgütlenmesinde yerinden yönetimin esas olduğuna ilişkin bir ilkeye yer verilmelidir. İl yönetimi yerinden yönetim anlayışına göre yeniden yapılandırılmalı ve halkın temsilini sağlayacak bir sisteme kavuşturulmalıdır.

- Üst yargı kuruluşlarının üyelerinin belirlenmesinde meclisin rolü ve gücü artırılmalı, üst mahkeme üyelerinin seçiminde organlar arası denge gözetilmeli ve halkın yargının işleyiş ve denetimine katılması sağlanmalıdır.

- Öğrenimin her düzeyinde, öğrenimden yararlananların karar alma mekanizmalarına katılımını sağlayacak bir ilkeye yer verilmelidir.

- Dini hizmetlerin kamu kaynakları ile sağlanmasının temel ilkeleri özerklik, hakkaniyet ve eşitlik temelinde oluşturulmalı, kurumsal düzenlemeler yasaya bırakılmalıdır.

- Halkın denetimine tabi olarak düzenlenecek orantılı kamu gücü dışında şiddete dayalı hiçbir bir gücün toplumsal yaşamın herhangi bir anında ve alanında (hukuka uygunluk halleri dışında) kullanılmasına meşruiyet tanınmaması yeni anayasanın ilkeleri arasında yer almalıdır.

- Devletin şiddeti engellemek, şiddete maruz kalabilecek kadınların, çocukların ve diğer kesimlerin güvenliklerini sağlamak amacıyla gerekli toplumsal/siyasal kalıcı, etkin önlemleri alması anayasada ifade edilmelidir.

Hak ve özgürlükler
- Yeni anayasa, çok-kültürlülüğü, kültürel çeşitliliğe saygıyı ve kültüre erişimi güvence altına almalı, devlete kültürel çeşitliliği koruma ve kültüre erişimi kolaylaştırma işlevi vermelidir.

-Yeni anayasada dini inancının gereğini yerine getirmesi sebebiyle hiç kimsenin kamusal bir haktan mahrum bırakılamayacağı vurgulanmalıdır.

- Yeni anayasada, bireylerin somut bir olayda gerçekleştirdiği eylemleri için öngörülebilecek yaptırımların bir hakkı ya da özgürlüğün kullanılmasını engelleyecek ya da sınırlandıracak nitelikte olamayacağı belirtilmeli; tutuklama nedenlerinin, süresinin, uygulamasının tutuklamayı ceza yaptırımına dönüştürmeyecek biçimde düzenlenmesi ve tutuklama yerine şüpheli veya sanığı özgürlüğünden mahrum kılmayan adli kontrol önlemlerinin kapsamı ve uygulama alanının genişletilerek etkin kılınması sağlanmalıdır.

-Yeni anayasada, doğanın dengesinin ve doğal yaşamın korunmasını bir ilke olarak düzenlemelidir.

- Çocuklar görüşlerini serbestçe ifade etme ve kendileri hakkındaki kararlara katılma hakkına sahiptir. Çocukların eğitimiyle ilgili tercihlerinin oluşumunda kendileri ve anne babalarının kararlarına öncelik verilir.

Son Güncelleme Tarihi: 24/03/2023 - 15:26