Ana içeriğe atla

Osman Can: Halkın onayladığı değil, halkın yaptığı anayasa olmalı

19.01.2012

Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi ve Eski Anayasa Mahkemesi Raportörü Doç. Dr. Osman Can, kamuoyunda tartışılan Anayasa tartışmalarına Medipol’de açılım getirdi.

d

Hukuk Kültürü Kulübü’nün düzenlediği “Demokrasi ve Türkiye” konulu söyleşide konuşan Can, villa yaptırmak isteyen bir adamdan örnek getirdi. Can şöyle dedi: “Anayasayı bilenler yapar, benim ne katkım olabilir’ sözü doğru değil. Örneğin bir adam villa yaptırmak istediğinde kaç santimlik bir beton kullanılacağını ya da bir kolonun ne kadar yük taşıyacağını tabi ki bilmez. Ancak bilmiyor diye de mimar ya da mühendisin hayalindeki evin inşasını istemez. Ya ne yapar? Hayalini mimara anlatır. Nasıl bir ev istediğini, evini ne şekilde kullanacağını anlatır. Örneğin dostlarını terasta mangal partisinde ağırlayacağını ve manzaralı bir teras ve bir barbekü istediğini anlatır. Mimar ise işin teknik uzmanı olarak o evi çizer getirir. Anayasa da bu ev gibidir. Bizler toplumun her ferdi bu süreci Ankara’daki bürokratların ya da sadece birkaç hukukçunun insafına bırakamayız. Bu evde kendimiz yaşayacağımıza göre nasıl bir ev yapacağımızı hayal etmeli ve anlatmalıyız.”

“61 ve 82’de toplumun başka bir seçeneği yoktu”

Anayasa tartışmalarında “61 ve 82 Anayasalarının toplumun büyük bir desteği ile yürürlüğe girdiği ve dolayısıyla da demokratik anayasalar olduğu” tezini de çürüten Can, 61 ve 82’de toplumun başka bir seçeneği olmadığını anlattı. Osman Can şöyle dedi: “61 ve 82’de toplum askerleri bir an önce yönetimden uzaklaştırmak ve sivil yöneticileri bir an an önce işbaşına getirmek için evet dedi. Ayrıca zaten hayır deme seçeneği de yoktu. Jandarmaların sandık başlarında beklediği bir seçimde kırmızı renkli pusulayı sandığa atıp fişlenmeyi çok fazla kişi göze alamadı.”

19 OCAK 2012

Son Güncelleme Tarihi: 24/03/2023 - 15:43