Prof. Dr. Mehmet İpşirli, Prof. Dr. Halil İnalcık’ın vefatının 4. yılında duyduğu özlemi dile getirerek İnalcık’ın milli ve manevi konularda hassasiyet sahibi bir insan olduğunu söyledi.
İstanbul Medipol Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet İpşirli, ‘Tarihçilerin Kutbu’ olarak nitelendirilen Prof. Dr. Halil İnalcık’ın vefatının dördüncü yılında ilmi çalışmaları ve hayatına dair açıklamalarda bulundu. Eskilerin ‘Kem âlât ile kemâlât olmaz’ sözünü anımsatan İpşirli, Halil İnalcık’ın tarihçilik için gerekli alt yapıyı mükemmel bir şekilde kazandığını söyledi. Osmanlı metinleri ve arşiv belgeleri yanında çeşitli seviyelerde Batı dillerine hâkim veya aşina olmasının İnalcık’ın alt yapısının sağlamlığını gösterdiğini kaydeden İpşirli şöyle dedi: “İnalcık, başta Fuat Köprülü olmak üzere hocalarından çok şey öğrenmiştir. İnalcık, ömrünün sonuna kadar ciddi ve verimli çalışmıştır. Ayrıca sosyal bilimler için çok önemli olan ‘sezgi sahibi’ bir tarihçiydi. Her şey hocadan, kitaptan öğrenilmez, sezginin de olması lazım. İnalcık’ta da bu sezgi görülüyor.”
“OSMANLI TARİHİNE VE ÜLKE TARİHİNE ÇOK BÜYÜK KATKILARI OLDU”
İpşirli, Halil İnalcık’ın Osmanlı’nın zengin arşiv kaynaklarını mükemmel okuyan ve aynı zamanda belgelerin ne söylediğini bilen bir tarihçi olduğunu söyledi. İnalcık’ın tarihi birçok disiplinle desteklediğini vurgulayan İpşirli şöyle devam etti: “İnalcık, tarihi başta hukuk ve iktisat olmak üzere edebiyat, kültür tarihi, sanat tarihi ve arkeoloji ile desteklemenin lüzumuna inanmış ve bu disiplinlerden çok etkili şekilde istifade etmiştir. Bilhassa hukuk ve iktisadı yan disiplin olarak kullanmış, makalelerinde ve kitaplarında bunu göstermiştir. O, uzun ömrüne çok şey sığdırmış, eserleriyle yetiştirdiği Türk ve yabancı talebeleriyle katılmış olduğu kongrelerle büyük hizmetler yapmıştır. Bilhassa Osmanlı tarihini dikkate almadan Avrupa tarihinin dolayısıyla dünya tarihinin sağlıklı olarak yazılamayacağını ortaya koymuştur.”
“MİLLİ VE MANEVİ KONULARDA HASSASİYETİ OLAN BİR İNSANDI”
Merhum İnalcık’ın milli ve manevi konularda hassasiyet sahibi bir insan olduğunu ifade eden İnalcık şöyle dedi: “İnalcık, hiçbir zaman kendi milletini küçümseme, Batı’ya hayranlık içinde olma duygusuna kapılmadı. 20 yıldan fazla kaldığı ABD’de kendisine yapılan vatandaşlık tekliflerine bile rağbet etmedi. Ülkemizin de İnalcık’ın kıymetini bildiğini düşünüyorum. Bunun en önemli kanıtı, vefatında Karacaahmet’e defnedilecekken, kendisini tanıyanların girişimi ve Cumhurbaşkanımızın da sahip çıkmasıyla ‘Fatih Haziresi’ne defnedilmesi. Bundan daha büyük kadirşinaslık olmaz. Fatih ve İstanbul üzerine çok ciddi çalışmalar yaptı, bu durum onun mükafatıdır.”
Haberin tamamı Anadolu Ajansında yayımlanmıştır, okumak için tıklayınız.
Son Güncelleme Tarihi: 24/02/2023 - 11:22