“Her yıl 15 milyon bebek prematüre doğuyor”

İstanbul Medipol Üniversitesi İletişim Fakültesi tarafından “17 Kasım Dünya Prematüre Günü” dolayısıyla konferans düzenlendi. Prematüre bebeklerin bakım ve sorunları konusunda farkındalık oluşturmak amacıyla düzenlenen etkinliğe Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayhan Taştekin, Sağlık Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sema Kuğuoğlu ve Dr. Asiye Kocatürk ile İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Esra Oğuzhan Yeşilova konuşmacı olarak katıldı.

“SAATTE 15 PREMATÜRE BEBEK DOĞUYOR”

Güney Kampüs Konferans Salonunda düzenlenen etkinlikte konuşan Prof. Dr. Ayhan Taştekin, Türkiye’de yılda yaklaşık 1 milyon 300 bin bebeğin dünyaya geldiğini ve bunların ortalama yüzde 10’unun prematüre olduğunu söyledi. Erken doğan bebeklerde en fazla akciğer problemi görüldüğünü kaydeden Taştekin şöyle dedi: “Gebelik süreci ortalama 40 haftadır. 37 haftayı tamamlamadan doğan bebekler erken doğmuş oluyor ve prematüre olarak isimlendiriliyor. Erken doğumun birçok nedeni olabilir ancak bazen herhangi bir neden de saptayamayabiliriz. Çoğul gebelikler, annenin çok genç ya da ileri yaşta hamile kalması, aşırı yorgunluk ve stres altında kalma, düşme, çarpma, kaza gibi sebepler erken doğum nedeni olabilir. Bunun yanı sıra gebelere özgü hastalıklar, örneğin gebeliğin yüksek tansiyonu gibi rahatsızlıklar da erken doğuma yol açabilir. Erken doğmuş olmak demek sadece düşük kilolu doğmuş olmak demek değildir; beyni, gözü, böbreği, akciğerleri, bağırsakları tam gelişmeden doğmuş olmak demektir. Erken doğumda en sık gördüğümüz problemlerin başında ise bebeğin akciğerinin gelişmemiş olması geliyor. Prematüre doğum uzun ve engebeli bir yolculuktur. Bu yolda birçok komplikasyon ile karşılaşabiliriz. Ama hekimler, hemşireler ve ebeveynler ile hep birlikte azimli, şefkatli ve umutlu bir şekilde bu sorunları tedavi ederek, bebeklerimizi sağlıklı bireyler olarak topluma kazandırabiliriz.”

“PREMETÜRE BEBEKLERDE ÖLÜM ORANLARI DÜŞTÜ”

Hemşirelik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sema Kuloğlu da teknolojinin ilerlemesi, eğitimin gelişmesi ve yenidoğan yoğun bakım alanlarının gelişmesine bağlı olarak prematüre bebeklerde ölüm oranlarının düştüğünü açıkladı. Prematüre bebeklerin normal doğan bebeklere göre davranışsal ve psikolojik sorunlarla karşılaşma riskinin ise halen daha fazla olduğunu kaydeden Kuloğlu, ailelerin bakım sürecine katılmalarının ise gelişimsel bakımın ayrılmaz parçası olduğunu söyledi. İstanbul Medipol Üniversitesi Ebelik Bölümü Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Asiye Kocatürk ise prematüre bebeklerin sekelsiz yaşayabilmesi için doğum şekli ve doğum anındaki yaklaşımların çok önemli olduğunu söyledi. Kocatürk, erken doğum eyleminin başlaması durumunda doğumun kesinlikle yenidoğan yoğun bakım ünitesinin olduğu bir kurumda gerçekleşmesi gerekliliğinin altını çizdi. Dr. Öğr. Üyesi Esra Oğuzhan Yeşilova da erken doğum sürecinde başından geçen zorlukları anlattı. Zor bir süreci geride bırakarak bebeğini kucağına aldığını kaydeden Yeşilova, taburcu olduktan sonra da sürecin devam ettiğini ve bu süreçte sağlıklı iletişimin önemli olduğunu söyledi.