Bu yıl 10.’su düzenlenen ‘TRT Belgesel Günleri’ İstanbul Medipol Üniversitesinde düzenlenen panelle başladı. Panelin İranlı konuğu Yönetmen Massoud Bakhshı belgeseli gerçeğin sureti olarak tanımlad..
İstanbul Medipol Üniversitesi ve Türkiye Radyo Televizyon Kurumu iş birliğiyle düzenlenen “10. Uluslararası TRT Belgesel Günleri” kapsamında “Belgesel Sinema ve Kurmaca- Karşılıklı Etkileşimler” başlıklı panel düzenlendi. Kavacık Güney Kampüs Konferans Salonunda yapılan panel İMÜ İletişim Fakültesi Dekanı Doç. Dr. Ali Büyükaslan ve TRT TV Daire Başkan Yardımcısı Nilgün Aydoğan’ın açış konuşması ile başladı. Açış konuşmasında sinemanın bir sevda olduğunu kaydeden Büyükaslan, bu anlamda sinemaya gönül vermiş isimlerin öğrencilerle bir araya gelmesinin büyük fırsat olduğunu söyledi. TRT TV Daire Başkan Yardımcısı Nilgün Aydoğan ise ‘TRT Belgesel Günleri’nin uluslararası seviyede bir marka halini aldığını ifade etti. Yönetmen Atalay Taşdiken'in moderatörlüğünü yaptığı panele İranlı Yönetmen Massoud Bakhshı, ‘Kurtlar Vadisi’ dizisi başta olmak üzere birçok dizi filmin görüntü yönetmenliğini yapan Tevfik Şenol ve Yönetmen Faysal Soysal konuk oldu.
‘PLAZALARDAN YÖNETİLEN SİNEMA BATAR’
Panelde ilk sözü alan Görüntü Yönetmeni Tevfik Şenol, sinemanın bir hayal işi olduğunu, toplumdan kopuk sinemanın ise canlılığını koruyamayacağını söyledi. Plazalardan yönetilen sinemanın batacağını savunan Şenol, sinema sektörünün ilerleyebilmesi için toplumun dışına çıkmaması gerektiğini kaydetti. Üç Yol filminin yönetmeni Faysal Soysal da hayal etmenin varoluştan beri amelleri anlamlı kılan en önemli unsurlardan biri olduğunu söyledi. Doğrudan anlatılan bir konu için sanat formlarına başvurmaya gerek olmadığını kaydeden Soysal, öznel bakışın eseri sanat olma yolunda bir adım öne taşıdığını ifade etti. Belgesel ve kurmaca sinemanın günümüzde değişim içinde olduğunu da belirten Soysal, sanat eseri olarak kurmacadan eksiği olmayan film sayısının bir hayli fazla olduğunu dile getirdi. Panelin İranlı konuğu yönetmen Massoud Bakhshı ise belgesel sinema ve kurmaca sinema arasında büyük bir fark olmadığını söyledi. Belgeseli en basit anlamda gerçeğin sureti olarak tanımlayan Bakshı şöyle dedi: “Seyircinin belgeseli algılaması daha kolaydır. Belgesel en basit anlamda gerçeğin suretidir. Kurmaca da aynı şey değil mi? Kurmaca sinemada gerçeği göstermek için hikâyeleştirme yoluna gidiyor. Kurmaca biraz daha komplike, belgesel ise çok daha doğrudan. Aralarındaki fark bundan ibaret. Sinema da belgesel de sanattır. İkisinde de öznelleştirme kısmı zaman alıyor. Sinemada kilit nokta hayal kurmaktır.”
79 ÜLKEDEN 624 FİLM BAŞVURU YAPTI
Öte yandan, 10-14 Mayıs tarihlerinde İstanbul’da gerçekleştirilecek olan ‘10. Uluslararası TRT Belgesel Günleri’nde yayınlanacak olan 80 film, TRT İstanbul Radyosu başta olmak üzere Notre Dame De Sion Fransız Lisesi, Fransız Kültür Merkezi, Akbank Sanat, Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezi, Beyoğlu Belediyesi Gençlik Merkezi ve Beyoğlu’ndaki Cinemo 7-8 salonlarında sinemaseverlerin beğenisine sunulacak. ‘10. Uluslararası TRT Belgesel Günleri’ kapsamında düzenlenecek ödül töreninde ise dünyanın dört bir yanından gelen yönetmenler buluşacak. 79 ülkeden 624 filmin başvuru yaptığı festivalde, ‘Ulusal Profesyonel Kategoride’ 45 Bin Lira, ‘Öğrenci Filmleri Kategorisinde’ 20 Bin Lira, ‘Uluslararası Kategori’de ise birinci olan filmin yönetmenine 10 Bin Euro para ödülü verilecek. Bu ödüllerin yanı sıra her kategoride 2 özel para ödülü daha kazananlara takdim edilecek.
Son Güncelleme Tarihi: 03/03/2023 - 10:06